6 Nisan 2021 Salı

FİKA

 

Fika diye yeni bir kavramla tanıştım. Uzun zamandır yaptığım, adını yeni koyduğum bir ritüel. Sevgili arkadaşım, meslektaşım #ecesuerenok 4 Nisan 2021 günü yayınladığı bir yazısında yaptığımın resmi adıyla tanışmama vesile oldu.

Fika bir konsept, bir duruş ve İsveç kültürünün önemli bir bölümü. İsveç’te her gün fika için mutlaka zaman ayırıyorlar ve arkadaşları, iş arkadaşları ile kahve içiyorlar, yanında kek, kurabiye gibi atıştırmalıklar yiyorlar.

Fika molası. Bayıldım. Bu mola beynimizi tazelememize ve ilişkilerimizi güçlendirmemize katkıda bulunuyor. Verimliliğe katkısı tartışılmayacak boyutta.

Ece’nin yazısını okuyunca hemen ‘fikalayalım’ diye mesaj gönderdim. Dün zoom’da karşılıklı kahve içtik. Bol bol sohbet ettik. Son konuştuğumuzdan beri neler olduğu ile ilgili hikayelerimizi zaman elverdiğince paylaştık. Koç süpervizörü olarak yaptıklarımı, koçluklarımı, eğitimleri anlattım. Ondan wellness ile ilgili neler yaptığını, yeni kavramları dinledik. Doğdukları günden beri tanıdığımız çocuklarımızın hikayelerini paylaştık. Dün benim için teknolojik kabus yaşadığım günlerden biriydi. Nefes alıp sakinleşmeme yardımcı oldu.


Ben zaten fikalıyormuşum dedim ya. Birkaç aydır arkadaşım #zeynepaydinoktareskara ile ayda bir kez kahve buluşması yapıyoruz. Bu sabah Zeynep ile fikaladım. İlgi alanı fotoğrafçılık ile ilgili çalışmalarını, yeni heyecanlarını paylaştı. Kitap isimleri paylaştık. (Zeynep fotoğraf çekmeyi unutmuşus. Gelecek fika görüşmemizde mutlaka hatırlayacağım)

Ofiste çalışırken elimde kahve fincanı ile arkadaşlarımızla sohbet etmek için yanlarına gider, dinlenme hakkımı böyle kullanırdım. Fika çok benzeyen bir durum. Yaptığımız, her gün birbirimizi hatırlamak ve hayatı paylaşmaya devam etmek ve yüzyüze olmasa da birbirimizi duymak ve görmek.

Paha biçilmez. Yürekten öneririm. Fikalamak isteyenler davet beklemeyin.’Haydi fikalayalım’ mesajı yazın. Gününüzden buna ayıracak 30 dakikanın yarattığı mucizelere şahit olun.


18 Mart 2021 Perşembe

Yolculuk

 



Kurumsal, kemikleşmiş bir iş yaşamından geliyorum. Kemikleşmiş deyince olumsuz anlamayın. Sınırları net çizilmiş, ne beklendiği aşağı yukarı aynı (veya çok benzer), dolayısı ile kemikleşmiş demek istiyorum. Yeniliğe hep çok açık olmuştum. Bu yönümü, çalışkanlığımı, disiplinimi, farklı olanı deneme cesaretimi, yüreğimin sesini dinleyebilme gücümü takdir ediyorum. Bu yönlerimi tüm yolculuklarımda yanımda taşıyorum.

Kurumsal hayat sonrası yeni bir kimlik yarattım. Bugüne gelişimin bana enerji veren bir yolculuk olduğunun farkındayım. İçimde geldiğim yerden taşıdığım güçlü yönlerim var. İç sesimi duymak yeni kimliğimi oluştururken sağlam durmamı ve beni/hayatımı/bütünümü taşıyabilmemi sağlıyor. Bazen biraz hızlanmaya ihtiyacım olduğunu fark ediyorum. Ölçme, biçme, değerlendirme bazen yolu gereksiz uzatıyor. Çevrem bu konuda bana destek. Kimi çat diye hızlanmamı söylüyor, kimi adımlarımı belirlememe yardımcı oluyor, kimi de o adımları bilerek ve güvenle atmam için yanımda duruyor.

Farklı alanlarda yer almaya doğru ilerliyorum. Farklı alanlarda üretmek, deneyim yaşatmak, blogumu yazmak, sohbet çemberleri yapmak, YouTube’da yer almak hayallerim ve hedeflerim arasında. Kendimi fark ettikçe potansiyelimi oralarda kullanmanın (düşüncesi bile) beni ne kadar mutlu ettiğini ve enerjimi yükselttiğini görüyorum.

Yolculuğumda beni en çok zorlayacak şeyler kontrolüm dışındaki olayları ve dış sesleri blok olarak, sorgulamadan bazen kabul etme yönüm. Bu, çok güvendiğim insanlar ile de ilişkili. Halbuki onları küçük parçalara bölüp bebek adımları, ve çözümleri ile engel olmaktan çıkarabilirim.

İstediğim geleceğe doğru yol alırken merakım ve enerjim en büyük destekçilerim. Geçmiş deneyimlerimi film gibi seyredeceğim. Fark ettiğim ve etmediğim çok deneyim var orada. Koç çevrem, TPCL ailem kapı gibi yanımda ve sağlam bir duvar gibi arkamda. Team Yüsra, tüm danışanlarım her biriniz o kadar çok güç veriyor ve beni hayallerime yaklaştırıyorsunuz ki. Ali Soyak, yanımda duruyorsun her zaman. Ne yaptığımı anlamaya çalışarak, ihtiyacım olanı sağlamak için çaba harcayarak ve sevgin ile kocaman, sonsuz bir kaynaksın. Ve Canlarım (çocuklarım). Nasıl bir kaynak, nasıl bir zenginlik olduğunuzu anlatmaya kelimeler yetmez.

Çok şükür diyorum.