7 Şubat 2012 Salı

Günün Düşündürdükleri 07 Şubat 2012

Dün 13 yürek bir araya geldi. Kimi birbirini tanıyan, kimi tanımayan. Farklı hayaller, farklı enerjiler, farklı geçmişler, farklı korkular. Ortak olan ise sandığımızdan da çok şey vardı. Cesaret. Paylaşmak. Bir tane de olsa deniz yıldızı için fark yaratmak. Herkesten bir küçük fark. Hergün bir küçük fark. Halkalar başlatmak ve yayılacaklarını bilerek yaşamak. Hayatlara dokunmak. Hikayeler dinlemek. Beslenmek.

2 saatin bu kadar hızlı ve dolu geçtiği anlatılsa inanılmaz, ama yaşanır.

Bendeki izdüşümleri neydi diye düşündüğümde, yüreği geniş insanlarla birlikte olmanın hazzını hepimizin ne kadar çok paylaştığı, küçük dalgalar başlatmak istediğim, ama yüreğimin derinliklerinde “keşke birisi alsa ve büyütse” diye düşündüğüm, birçok küçük hayal kurmaktan haz aldığımı farketmem, ama yüreğim en dokunanların zaten peşinde olduğum.

Artık geri dönmek yok.

Yıllardır kurduğum bir hayal vardı. Gençlerle çalışmak, onlara koçluk yapmak. Nasıl başlayacağım, nereden başlayacağım hiç bilemedim. Sadece anlattım hayalimi. Bir gün gözümdeki parıltı görüldü, sesimdeki heyecan duyuldu. Şimdi hayal bile edemeyeceğim bir şekilde içindeyim.  Binlerce gence ulaşabileceğim, çünkü internet üzerinden çalışıyor ve benim hayatına dokunduğum, benden genç, cesur bir çok danışanım oldu. İnsparkus artık hayatımın bir parçası, üniversite öğrencisi veya genç profesyonel danışanlarımda öyle. İçim titreyerek paylaşımlarını bekliyorum J

Hayallerimi yaşamaya başladığım, daha doğrusu buna izin vermeye başladığım zaman yürekteki hayaller kendiliğinden gerçek dünyada yer almak için harekete geçiyorlar. Kasım 2011de başka bir hayal kurmaya başladım. Meğer içimde yıllardır pişermiş de haberim yokmuş.  Kadınları yetkilendirmek, kendilerine nasıl engel olduklarını farketmelerini sağlamak ve ne yönde büyüme ihtiyacı hissediyorlarsa o yolu yürümeye başlamaları için destek olmak. Şimdi bununla ilgili bir eğitim hazırlamaya başladım. İstermişim daha önceden de bu gücü farkettirmek, ama dillendirmeye çok korkarmışım. Benim engelimin korku olduğunu farkettim. “Hayır” “Olmaz” sözlerini duyma korkusu. Yalnız olduğumu sanma korkusu. “Halbuki yardım edin dostlar” dedim. Uzanan eller, bu hayali benimle birlikte tutan kolların sayısını görünce inanamadım. Hiç de yalnız değilmişim.

Hayalleri, hikayeleri paylaşmak, yaşamdan korkmamak, hissetmekten, incinmekten korkmamak meğer ne büyük bir kaynakmış. Hep çevremde beni destekleyen güven çemberlerimden söz ederim.  Elimi uzatacağım, çok yürekli, içimi ısıtan bir çemberdeyim artık. Ve beni çok mutlu ediyor. Sağolasın Arzum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder